Port Shire
Port Shire
Port Shire
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Port Shire

Port Shire RPG'ye hoş geldiniz!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Rands

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Arlen Rand
Lycan & Üniversite Öğrencisi
Lycan & Üniversite Öğrencisi
Arlen Rand



Rands Empty
MesajKonu: Rands   Rands Icon_minitimeCuma Şub. 21, 2014 6:11 pm

    Yunanistan'dan Avrupa'ya
    Lycaon ve çocukları, druidler sayesinde şekil değiştirme yeteneğine sahip olduktan sonra yerle bir olmuş evlerini terk etmiş ve dünyaya yayılmışlardır. Avrupa ve Kuzey Avrupa'ya kadar gelenler soylarını burada ilerletmeye karar vermişlerdir. Kendilerinden doğan çocukların da bu şekil değiştirme, kurt ve insan arasında dönüşebilme yeteneğine sahip olduğunu gördüklerinde bu lanetten kaçışlarının olmadığını, çocuklarının ve torunlarının da bu lanetin pençeleri altında olduğunu anlamışlardır.

    Rand Ailesi
    Yüzyıllar, binyıllar geçtikten sonra, Avrupa'ya yerleşen ve artık onlardan farkı kalmayan Lycaon Çocukları'nın bir kolu, kraliyet ailesinin güvenini kazanmış, onların kişisel koruması olarak görev almaya başlamışlardır. Sıradan insanlardan kat kat güçlü olmaları ve güvenilirlikleri onları önemli bir mevkiiye taşımıştır. Kraliyet sistemi yıkılana, Lycanlara artık ihtiyaç kalmayana kadar, Rand Ailesi bu görevi layıkıyla yerine getirmiştir. Bu süreden sonra artık oldukça genişlemiş olan ailenin çoğu bireyi, göçebe olarak yaşamaya başlamış, kendi küçük sürüleriyle dünyayı dolaşmış, kendilerine layık gördükleri yerlerde yaşamış ve kendilerine verilen görevlerini yerine getirmişlerdir.

    Port Shire
    Yüzyıllar önce gerçekleşen anlaşma, şehri güvenli bir liman haline getirmiştir. Rand Ailesi, kendilerine bir ev ararken, bir yandan kendilerinin ve sürülerinin de hayatını sağlama almaya çalışmakta, kendilerine saldıran birbirinden farklı düşmana karşı savaş vermektedir. Port Shire Şehri'nde kendileri gibi olanların güvende yaşayacaklarını güvence altına alan bir anlaşma imzalanmak istendiğini duydukları zaman yola çıkmış ve anlaşmaya katkıda bulunmuşlardır. Rand Ailesi ve onlara bağlı olan kimse, burada ve şehrin dışında, kendilerini korumak dışında hiçbir insana, vampire ya da kendi türlerinden kimseye zarar vermeyecektir.

    Gelenekler
    Köklü bir aile olan Randler, kendilerine ve arkadaşlarına olan güvenleriyle bilinirler. İhanet, onların yaşam biçiminde yer alan bir söz değildir. Verdikleri sözlere ölene ya da diğer taraf sözü bozana kadar sadık kalırlar. Ailenin erkekleri savaşçı olarak yetişir, korudukları kraliyet bireyleri ve aileleri için canlarını vermek onlar için bir onurdur. Kadın bireyler ise savaş zamanlarında erkeklerle eşit sayılır, diğer zamanlarda ergenliklerine erişene kadar çocukları yetiştirmekle görevlilerdir. Bu noktada, kadınların çok daha önemli bir rolü vardır. Saygı duyulan bir savaşçı ya da kendisi gibi kadın yetiştirmek her zaman değerli görülmüştür.
    Küçük yaşlarda ileride evlenecekleri bireyler seçilen çocuklar bu karara saygı duyar ve eşleriyle iyi anlaşmaya çalışırlar. Rand ailesi, gelinlerini güvendikleri ailelerden seçer, kızlarını bu ailelerin çocuklarıyla evlendirirler. Küçük yaşlarından itibaren bu çocuklar diğer aileyle zaman geçirir, onların geleneklerini de kendi kişiliklerine eklerler. İleride nasıl bir birey olacakları kendilerine kalmış bir karardır ama saygı her zaman olması gereken yerde, en tepede yer alır.

    Sürü
    Her zaman ufak sürüler halinde yaşamayı tercih eden Rand Ailesi, olası bir tehlike durumunda yakında bulunan diğer sürülerle iletişime geçer, birlikte çalışırlar. Aile reisinin ve en büyük alfanın olduğu sürü Port Shire Şehri'nde yaşamakta, kendi ufak sürüsünü yönetmektedir. Diğer sürüler, dünyanın herhangi bir yerinde ya da Port Shire'da olabilir ama reise haber vermek zorundadır. Kimse keyfine göre hareket edemez. Tabii Arlen değilseniz.

    Ay Ruhu
    En baştan söyleyelim, bu bir EFSANE! Yüzyıllar boyunca, doğuştan ya da sonradan dönüşmüş Lycanlar, bu lanetten kurtulmanın yollarını aramış ama bulamamıştır. Kimi zaman delinin bir tanesi, çözümü bulduğunu iddia eder, peşinden onlarca, yüzlerce adamı sürükler ama ortaya hiçbir şey çıkmayınca o adam paramparça edilip şehir meydanlarında, kamplarda sergilenirdi. Ay Ruhu ise, bir noktada bu laneti yok etmeyi başarmıştır.
    Hala söylenegelen bu efsane, çocuklara peri masalı olarak anlatılır, bazen korkutmak, bazen de heyecanlandırmak, lider olmaları için teşvik etmek için kullanılırdı. Peşinden yüzlerce Lycan'ı ve sürüsünü ölüme, birkaç grubu savaşın eşiğine getirmiştir bu efsane.
    Rand Ailesi, Ay Ruhu'nu korudukları kraliyet bireyleri zarar görmesin, kendi aileleri her zaman saygı duyulan bir pozisyonda olsun diye istemiş, çoğu zaman da o zamanın alfası tarafından elde edildiği kulaktan kulağa iletilmiştir.
    Laneti bir noktada yok etme meselesi, Ay Ruhu'nun özelliğinden biridir. Bu 17-18 yaşlarında genç kız gibi görünen Ruh, kendisini ele geçiren Lycan'ı ilk dolunaya kadar sıradan bir insan haline getirir, bu süre boyunca kabuslar gördürür, hiç yaşamadığı, hissetmediği acılar hissettirirdi. Ama tamamen, sıradan bir insan halinde günlerce dünya üzerinde yürüyen insanlar ilk dolunay gecesinde hayal bile edemeyecekleri kadar güçlenirlerdi. Rand Ailesi, bu gücün yanlış ellere geçmesi ihtimalinde o kişiyi ilk dolunayı görmeden önce öldürür ve Ruh'u salıverirlerdi.

    Arlen The Leader
    Ailesinin tek erkek çocuğu olan Arlen, annesi tarafından tam bir savaşçı ve beyfendi ve lider olarak yetiştirilmiştir. Dedesi ve onun babası tarafından anlatılan eski çağlardan kalma hikayeleri dinleyerek uyutulur, anne-babası tarafından herhangi bir durumda hayatta kalabilmek üzere eğitimler alırdı. Ufacık bir çocukken bile bir savaşçı olması gerektiği konusunda emindi. Ne yazık ki, yaşadıkları çağ, bunun için artık çok geç kaldıklarını gösteriyordu. Lisenin sonuna kadar herhangi bir durumda kavga çıkaran, karşısındaki elemanları pataklamaya hazır olan Arlen, savaşmanın bir çözüm olmadığını da bir şekilde öğrenmişti. Evet, lisede bir kızdan da dayak yedi, evet. Niye savaşıyordu ki? Yine de içinde yaşayan canavara karşı gelemediği zamanlar olmuyor olsa da çoğu zaman konuşma ve daha çok da dinleme yanlısı olan Arlen, insanların hikayelerini dinler, kendi hikayesine katardı.
    Kendisine seçilen eşe göz yummaktan başka bir seçeneği olmadığını bildiği için buna ses çıkarmamış, doğacak çocuklarını iyi bir şekilde yetiştireceğini bileceğinden emindir. Aşık olmak bir seçenek olmadığı gibi, eğer olursa bu gerçekten güzel bir şey olacaktır. Anne ve babası gibi olacak mıdır, bilinmez.
    Koşmayı sever. Koşarken havanın kendisini yalayıp geçmesini, saçlarının arasında dans etmesini sever. Vücudunun patlayıp, kemiklerinin paramparça olup yeniden şekle girerek olması gerekenden büyük bir kurda dönüşmesini, hissedeceği acıyı kabullenip onunla bir olmayı ve kendisini güçlendireceğini bildiği için bunu da sever. Acı, var olduğunu hissettiren tek şeydir onun için. Belki bu değişir ama şimdilik tek yöntemi budur yaşadığını hissetmek için.
    Yeni şeyler öğrenmeyi, bir şeyler okumayı, izlemeyi ve daha önce dinlemediği türden şarkıları dinlemeyi, yeni gruplar öğrenmeyi sever. Hikayeler her zaman heyecanlandırmıştır onu. Ay'ın Ruhu'nu duyduğu ilk günden beri, onu ele geçirme, bu gücü kendisine ve ailesine sağlamak isteyen Arlen, birkaç yıldır bu bilgiye bayağı yakınlaşmıştır. Bunun gerçekten gerçek olup olmadığını bilmiyor ama gerçek olmasını umuyordur. En güçlü olacak olmayı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Rands
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Port Shire :: Karakter Oluşturma :: Karakter İlanları :: Karakter Kartı-
Buraya geçin: