Port Shire
Port Shire
Port Shire
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Port Shire

Port Shire RPG'ye hoş geldiniz!
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Beklenmedik sonuçlar...

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Drago Krosigk
Vampir
Vampir
Drago Krosigk


Yaş : 28

Beklenmedik sonuçlar... Empty
MesajKonu: Beklenmedik sonuçlar...   Beklenmedik sonuçlar... Icon_minitimePtsi Şub. 17, 2014 3:34 am

On beş dakika boyunca sabırla bir cevap beklemişti. Belki kılı bile kıpırdamamıştı bu süre sonunda. Not defterine birkaç kelime daha düşmüştü Persephone. Bunları gördükten sonra ellerini klavyeye götürdü. Tam bir şey yazacaktı ki ekranında koca bir P harfi belirdi. Onun bilgisayarından çıktığına bahse girebilirdi. Birkaç kod ile koca P harfini siler silmez karanlık ekranda sönük yüz ifadesini görmüştü. P klasörüne normalde içindeki bilgileri tekrar aktarıp bilgisayarı kapattı. Soyunarak adım adım banyoya doğru gitti. Her adımında başka bir kıyafetini çıkartıyordu. Koca küvetinin içine bırakıverdi vücudunu... Normalde zamanının çoğunu bu küvette geçirirdi. suyu açıp fıskiyeden çıkan suyun düştüğü yere başını koyarak gözlerini kapattı. Ne yapmalıydı? Onunla görüşecek miydi? Yoksa umutlarını söndürmeli miydi? Bunu yaparsa yine nefretini tetiklemiş olacaktı. Yavaşça doğrularak derin bir nefes aldı. Suyu sonuna kadar açtı. Birden üç dört fıskiye daha açıldı... Sırt üstü dönüp yatmıştı bu sefer. Suyun tazyiki ona masaj gibi geliyordu. Bacaklarına, sırtına, omuzlarına... Yattığı yerden kendisine gitmemesi konusunda elli çeşit neden yaratmıştı. Fakat içgüdülerini durduramıyordu. O kızda bir şey vardı. Belki bir bilgi..? Bunu bulması gerekiyordu.

Islak saçlarını kurulayıp siyah boğazlı bir sweat ve siyah bir pardösü giydi. Altında ise siyah kot pantolonu siyah botları vardı. Daha bolca zamanı olduğundan yavaş adımlarla yürüyordu kızın evine doğru. Elleri ceplerinde, İngiltere'nin soğuğunu yüzünde hissederek yavaş adımlarla yürüyordu. Ellerinde olsa bu şehri güneyinden kuzeyine kadar yakar üstünde tek bir canlı dahi bırakmazdı. Fakat vampir olmanın getirdiği sorumluluklar onu bundan alıkoyuyordu. Yüzündeki nefret ifadesini gizlemeye çalışırken kıza söylediklerini düşünmeye başladı. Aslında oraya gitmeyi hiç istemiyordu. Fakat bu asıl amacı olan duygu köreltmesini yaşatmak için tek çözüm yoluydu. Nefret dolu olmasını istemiyordu. Yarım saate yakın bir süre zarfından sonra kızın evini görmüştü sokağın başında. Sol kaşı hafifçe kalktı, dudaklarının sol tarafıyla beraber. Kendinden emin adımlarla yaklaşıyordu eve doğru. Etrafında kimse yoktu. Saat bire beş vardı. Evin önüne gelip derin bir nefes aldı. Sağ elini yavaşça kaldırıp avuç içini zilin alt kısmına koydu. Zile bastıktan sonra eli zilin altından kayıp düştü ve cebine geri koydu. Donuk bir ifadeyle kapının enlemesine tam ortasına bakıyordu. Rüzgar iyice şiddetini arttırmıştı. Öyle ki, pardösüsünün uçları adamın sağından soluna doğru hareketleniyordu. Sol elinin yüzük parmağındaki kırmızı tılsımlı yüzüğü çıkartıp takıyordu cebinin içinde. Rüzgara rağmen istifini bozmadan aynı soğuk ifadeyle kapıya bakmaya devam etti...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Persephone Vlonjati
Vampir & Üniversite Öğrencisi
Vampir & Üniversite Öğrencisi
Persephone Vlonjati



Beklenmedik sonuçlar... Empty
MesajKonu: Geri: Beklenmedik sonuçlar...   Beklenmedik sonuçlar... Icon_minitimePtsi Şub. 17, 2014 9:19 am

00.30
Vakit gelip çatmıştı...

    Duştan çıktıktan, havlusuyla saçlarının nemini almaya çalışırken saatin ne kadar çabuk geçtiğini farketmişti Persephone. Bu yabancı kimdi, neydi? Bilmiyordu. Eğer bir insansa onun damarlarında akan leziz kan tahrik edebilirdi kendisini... Peki ya bir kurtadamsa? Hiçbir şekilde, sebepsizce vampir olma ihtimalini düşünmemişti. İç çamaşırlarından sadece kan kırmızısı rengindeki külodunu giydikten sorna üstüne gri renkli bir polar, altına ise vücut hatlarını belli eden koyu renkli bir kot pantalon giyip kendini evden dışarıya atmıştı. Saçlarından süzülen damlacıklar, gri renkli polarının üzerinde koyu izler bırakıyordu. Rüzgar, saçlarının arasında süzülemeyecek kadar ıslaktı saçları. Kapşonunu geçirerek kafasını öne eğdi ve caddenin sonunda bulunan markete doğru hızlı adımlarla yürümeye başladı. Bu yabancının ırkını bile bilmediği için ne alması gerektiğini kestiremiyordu.

    Markete vardığında, kapıdan içeri girdiğinde bir zil sesi çınladı kulaklarında... Fiziğin gerçek hayatta kullanılabilecek en kolay mekaniği, basit makineler... Zilin sesini duyan dükkan sahibi kasaya doğru geçtiğinde ise Persephone'ye bir kez bakıp, ayaklarını uzatarak maçı izlemeye devam etti umursamayarak. Fakat her bir yutkunuşunda daha da belirginleşen damarları genç vampirin umursayamayacağı türden sayılmazdı... Daha fazla düşünmemeye çalışarak kendisini alkollerin olduğu yere attıktan sonra 6 tane Beck's aldı ve birazda cips. Kasaya geldiğinde ise kendisine hakim olamayacağını düşünerek dükkan sahibine yüz dolar bırakarak "Üstü kalsın!" dedi tahrik olmuş bir şekilde.

    "Şu kan arzusunu hiçbir ilişkide yaşayamadım. Herhalde nirvanaya ulaşırdım." diye geçirdi içinden dudağının sağ kenarı kıvrılmış, ukala bir gülümsemeyle  ve etrafına bakındı ardından. Bu saatte buralarda dolaşanlar ya vampir meraklısı dişiler/erkekler ya da vampirlerdi. Evine doğru yaklaştığında kafasını kaldırmadan eski model dijital 'Casio' saatine baktı ve daha beş  dakikasının olduğunu farkedince yere bakınarak yürümeye devam etti. Normalde evinin dış görünümüne bakmayı severdi, ama bugün pek havasında değil gibiydi... Evinin önüne geldiğinde ise bir yabancının ayakları gözüne ilişti ilk başta. Yavaşça kafasını kaldırarak süzmeye devam etti ardından. Tamamen siyahlarla kaplanmış, insan yapısına göre orta yaşlarda bir yabancı. Acaba bu o muydu?

    "Selam. İçeri gelmek istemez misin? Buyur..." dedi yabancının yanından sıyrılarak, anahtarını çıkartırken. Kapıyı açtıktan sonra da başını onu takip etmesini istercesine hareket ettirip kapının tam karşısında bulunan ahşap merdivenlerden adımlarını attı. Yukarı katta onun oturma odası ve yatak odası bulunuyordu. Merdivenlerden çıktıklarında ise oturma odasına varmışlardı bile.İngiliz dekorasyon tarzının en çok kullanılan duvar döşemelerinden biri, desenli duvar kağıtlarıdır. Tıpkı P.'nin evindeki gibi...  Nostaljik ve sıcak bir hava yansıttığından bu tarzı seviyordu Persephone. Elindeki poşeti merdiven bitiminde bıraktıktan sonra bu sıcak ortamında bulunan düğmeli bej rengindeki kanepesine attı kendini. Ardından kapşonunu çıkartarak tüm doğallığıyla yabancıya kestirdi gözlerini. Yüzündeki her bir hattı daha iyi kestirebiliyordu şimdi...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://aslikara.deviantart.com/
Drago Krosigk
Vampir
Vampir
Drago Krosigk


Yaş : 28

Beklenmedik sonuçlar... Empty
MesajKonu: Geri: Beklenmedik sonuçlar...   Beklenmedik sonuçlar... Icon_minitimePtsi Şub. 17, 2014 9:56 am

Kapıda beklediği birkaç dakika içinde, içindeki duygu karmaşasından kurtularak geçmişine dönmüştü. Daha kaç kişiyle böyle görüşebilirdi ki? Kaç kişinin duygularını alıkoyabilirdi? Savaşın bittiği yıllarda neler olduğunu hatırladı. Stalin'i öldürmek için o kadar plan yapıp daha ilk deneyişinden saatler önce Stalin'in ölmesi... SS'in soğuk savaşta Almanya'nın arkasındaki tutumu, onların belirlediği görevleri yapamayan beceriksizleri öldürüp yerlerine onların görevlerini de yapışı... Bilim adamları... Düşünürler... Siyaset adamları... Belki de 1990'a kadarki hayatını özlüyordu? Derin bir nefes aldığında ise burnuna gelen keskin, tanıdık marka bir parfüm kokusu vardı. Bu parfümü kimin kullandığını da biliyordu. Arkasına dönmedi. Yanından sıyrılıp kapıyı açan genç kızı şöyle bir süzdü. Bu havada üşümeyecek kadar dirençli iki şey olabilirdi... Kız içeri doğru adımını attığında nefesini vererek kapıdan içeri adımını attı. Kızı izledi onun baş hareketi doğrultusunda. Kapıyı sol elinin serçe ve yüzük parmağıyla yavaşça ittirdi. Kapının kapanma sesi gelir gelmez onun peşinden adımlamaya başladı. Merdivenlerden çıkarken direkt olarak bir sonraki merdivene bakıyordu. Pardösünün düğmelerini açarak ense kısmından tutup sol koluna doladı. Boğazına doğru sağ elini götürüp azıcık çekiştirdi sweatini. Vücudunu göğüslerine kadar saran bu sweat fit görünümünü gözler önüne seriyordu.

Dudaklarını ıslatarak yavaş bir adımla onun karşısındaki koltuğa oturdu. Boğazını temizledi. "Hayatım boyunca beni en savunmasız yakalayan kişi sanırım sensin." dedi kalın bir ses tonuyla. Ağzının kenarları yavaşça kıvrılmıştı yukarı doğru, ellerini iki kenara açarak kaşlarını kaldırdı, "Sor?" direkt olarak gözlerinin içine bakıyordu kızın. Sadece en başta kendisini bıraktığında tekrar süzmüştü kızı. O saniyeden beridir o tarafa baktığında sadece gözünün içine bakmıştı. Ona savunmasız olduğunu her ne kadar söylese de, duruşu ve bakışı söylediğini hiç de desteklemiyordu. Gayet kendinden emin ve sanki her an onu bir el hareketiyle hapsedebilecekmiş gibi bir tavrı vardı. Derin derin nefes alıp veriyor, gayet yavaş ve soğukkanlı davranıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Beklenmedik sonuçlar...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Port Shire :: Ülkeler :: İngiltere-
Buraya geçin: